Mattia Ahmet Minguzzi Cinayeti: Yasemin Minguzzi Çağrı Yaptı, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç Açıklama Yaptı
Mattia Ahmet Minguzzi‘nin annesi Yasemin Minguzzi, çocuklara yönelik ceza infaz yasalarının değişmesi gerektiğine vurgu yaparak ceza sistemindeki “suça sürüklenen çocuk” kavramına tepki gösterdi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ise çocuklara yönelik ceza yasalarının gözden geçirilmeye başlandığını belirtti.
Ahmet Minguzzi, kaykay malzemesi almak için Kadıköy Hasanpaşa Mahallesi’nde bulunan pazara gittiği sırada, B.B. ve U.B. isimli kişilerle yaşanan bir tartışma sonucunda B.B. tarafından bıçaklanarak ağır yaralandı. Genç, hastaneye kaldırıldı ancak 9 Şubat’ta yaşamını yitirdi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, katıldığı bir televizyon programında konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Tunç, ailelerin ve vatandaşların çağrılarını dikkate aldıklarını söyleyerek şunları kaydetti:
“Suça sürüklenen çocuk” tartışmaları devam ediyor: 62 STK, “Mattia Ahmet cinayeti önlenebilirdi, her çocuk etkin korunmalı” açıklamasında bulundu
“Ahmet Minguzzi evladımız pırıl pırıl bir evladımızdı. Olay sonrası hemen soruşturma başlatıldı. Ailesine, davanın sonuna kadar takip edileceğini ve sanıklardan hesap sorulacağını ilettik. Sayın Cumhurbaşkanımız da aileyi kabul etti, ailenin taleplerini dinledi. Özellikle suça sürüklenen çocuklarla ilgili yapılması gerekenler konusunda talepler oldu.
Çocukların yargılanması konusu önemli. Çocuklarımızın korunması büyük bir önem taşıyor. Onların her türlü istismardan korunması, ailelerin ve devletin sorumluluğudur. Çocuk koruma kanunu bizim dönemimizde çıkarıldı. Cezaevlerinde ıslah edilmiş bir şekilde çocukların tahliye edilmesi için gerekli adımlar atıldı. 0-12 yaş arası çocuklar için ceza hükmü uygulanmaz. Bu yaş grubundaki çocuklar için özel tedbirler alınır. 12-15 yaş arası çocuklar suç işlediklerinde adli tıp raporu alınır ve bu rapora göre ceza verilir. 15-18 yaş arası olanlar ise ceza sorumluluğuna sahiptir.
Şu anda diğer ülkelerdeki uygulamaları inceliyoruz. Özellikle yaş gruplarına göre farklı değerlendirmeler yapılabilir. Ayrıca ailelerin tehdit edilmesi konusu da önemli. Örneğin, Almanya’da 14 yaş altındakiler ceza sorumluluğuna sahip değil. 14-17 yaş arası olanlar ise 10 yıla kadar ceza alabilir. Fransa’da ise 13 yaş altında ceza sorumluluğu söz konusu değil. 13-18 yaş arası olanlar ise yetişkin cezasının yarısı kadar ceza alabilir.
Yapacağımız değerlendirmelerle, toplumdaki hassasiyetleri göz önünde bulundurarak tüm bu konuları ele alacağız. Önerileri değerlendireceğiz. Burada en önemli olan çocuklar için adil bir ceza adaleti sağlanmasıdır. Geçmişteki suç eğilimleri bilimsel olarak incelenmelidir. Çocukları suça iten unsurlar ortadan kaldırılmalıdır. Adil bir düzenleme gerekmektedir. Suça sürüklenen çocuklara cezalar verildi. Mezarlık tahribiyle ilgili olay hepimizi üzdü. Yargımıza olan güveni sağlamak için adil bir sistem kurulmalıdır.”