Grup toplantısında konuşan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara’daki bombalı saldırı girişimiyle ilgili konuştu. Kılıçdaroğlu, “Pazar günü İçişleri Bakanını arayıp bilgi aldım. İçişleri Bakanı’na uyuşturucu baronları ve çetelerle mücadelesi üzerinden tebrik ettim. Bunun özellikle altını çizmek isterim.” ifadelerini kullandı.
2 TERÖRİST ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ
Ankara’da pazar sabah İçişleri Bakanlığı önünde saat 09.30 sıralarında İçişleri Bakanlığı’na bombalı saldırı girişiminde bulunuldu. Saldırı girişiminde bulunan 2 terörist, emniyet güçlerince etkisiz hale getirildi. Olayda 2 polisimiz hafif yaralandı. Teröristlerin saldırı girişiminde kullandığı aracı ise Kayseri’de öldürdükleri veterinerden gasbettikleri ortaya çıktı.
“ALTINI ÇİZMEK İSTERİM”
Bugün konuyla ilgili grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Bu ülke terörden çok çekti. Terör nereden gelirse gelsin terörle mücadele etmek bir insanlık görevidir. Teröre karşı durmak, ortak tepki vermek hepimizin görevidir. Pazar günü İçişleri Bakanını arayıp bilgi aldım. İçişleri Bakanı’na uyuşturucu baronları ve çetelerle mücadelesi üzerinden tebrik ettim. Bunun özellikle altını çizmek isterim.” ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları:
“Kadın erkek eşitliğini kurultaya götüreceğim. Bir kadın, bir erkek fermuar sistemi gelecek. Kadınların siyasete girmesinin önündeki engelleri kaldıracağım. Kadın kardeşlerimden destek bekliyorum. Bir kadın devrimini gerçekleştireceğiz. Siyaset sorunları çözme sanatıdır. Siyasetçi belli bir makama geldikten sonra zenginleşmişse bilin ki o kendisine hizmet etmiştir. Kim dün yüzükten bahsedip bugün 13 uçakla geziyorsa bir sorunumuz var demektir. Bu Meclis’e ben Gazi Meclis demiyorum, Gazi Meclis, Kurtuluş Savaşı’nı yürüten meclistir. Bu meclis, AK Parti ve MHP’li vekillerin el kaldırıp indirdiği meclistir.
“GAZETECİLER, AVUKATLAR NİYE İÇERİDE?”
Ahlaki ve siyasi bir meşrutiyeti olmayan iktidara karşı mücadele veriyoruz. Yarış, eşit koşullarda verilir. Bir Japon atasözü var: ‘Pirincin içindeki siyah taşlardan korkma beyaz olanlardan kork.’ Erdoğan sivil bir anayasa yapalım diye konuşma yaptı. Erdoğan gerçekten adaletten yana mı? Erdoğan gerçekten demokrasiden yana mı? Düşüncesini açıkladı diye hapishaneler dolu. Anayasa’nın 25, 26 ve 27’nci maddelerinde düşünce ve ifade özgürlüğünü ifade ediliyor. Düşüncesini ifade ettiği için bir kişi içerdeyse bu anayasa askıda demektir. Merdan Yanardağ, gazeteciler, avukatlar, askerler niye içerde?
“RTÜK İNFAZ KURUMU GİBİ ÇALIŞIYOR”
Erdoğan’ın kafasında şu var. Biz buradan yola çıkıp nasıl kandırırız diyor ama biz Milliyetçi Hareket Partisi değiliz. Anayasa madde 28, basın hürdür sansür edilemez. Devletin bankaları ilanları kime veriyor? Demokrasiden, özgürlükten yana olan bir gazeteye, haber sitesine ilan veriyor mu? RTÜK tam bir infaz kurumu. İlanlar havuz medyasına gidiyor. RTÜK havuz medyası dışında bir infaz kurumu gibi çalışıyor. Anayasa’daki basın maddesi hayata geçirilmiyor. Anayasa’da yürüyüş ve gösteri hakkı var. Cumartesi anneleri; evladının, eşinin mezarının nerede olduğunu öğrenmek için bir araya geliyor ama bu annelere ters kelepçe vuruluyor. Bu annelerin taleplerini neden dilemiyorsunuz? Bana demokrasiden bahsediyorlar, sen onu benim külahıma anlat.
“TASARRUF YAPACAK BAŞKA BİR ŞEY Mİ BULAMADIN?”
Anayasa çocuğun korunması ve eğitim hakkını garanti altına alıyor. Öğrencilere bedava yemek vereceklerdi. Şubat ayında bu açıklandı ama 8 Eylül’de başka bir açıklama yapıp sadece deprem bölgesinde çocuklara yemek vereceklerini açıkladılar. Sen tasarruf yapacak başka bir şey bulamadın mı? 3-6 yaş çocuk eğitiminde 7 milyon çocuğun yeteri kadar beslenemediği yine devletin açıklaması olarak yansıdı. Anayasa’da diyor ki kimse eğitim hakkından mahrum bırakılamaz. Çocukların okuma ve beslenme hakkı var ama bu hakkı vermiyorlar. Şanlıurfa’da 70-80 kişilik sınıflar var bu sınıflarda öğretmen öğrenciyle nasıl ilgilenecek?
Madde 45, çiftçinin korunmasıdır. Böyle bir kanun var. Çiftçiye her yıl bütçeden milli gelirin yüzde 1’i oranında pay verilir diyor. Hiçbir zaman bu işçiye verilmedi. Sen olan kanuna uymuyorsun, gel beraber demokratik bir anayasa yapalım diyorsun.”